5 Ekim 2018 Cuma gecesi Venüs Akrep’te gerilemeye başladı ve neredeyse bir buçuk ay boyunca geri harekette kalacak. Başlangıç tarihi bu, ama bizler sevgi, aşk, ilişki, güzellik, değerler ve para gibi özellikleri temsil eden Venüs’ün etkilerini ta Eylül başından beri hayatımıza düşen hafif bir gölge gibi hissediyoruz.

Astrolojide geri giden gezegen ne demek?

O gezegenin temsil ettiği temaların kendini rahat ifade edemediğini, baskılandığını, geriye, geçmişe çeken konuları gündeme getirdiğini anlayabiliriz.

Venüs söz konusu olduğunda da ilişkilerimizi yaşama, sevgiyi alıp verme biçimlerimizde, kendimize ve diğerlerine değer biçme şekillerimizde, parayla olan temasımızda bir değerlendirme döneminde olacağımızı, belki bu konuların masaya yatırılması, belki artık işe yaramayan kalıplar içinden çıkarılıp temizlenmesi, belki yeni bir bakış açısı getirilmesi için mercek altında olacağını söyleyebiliriz. Bu konularla ilgili güvensizliklerimiz söz konusu olabilir. Misal kendimizi değerli değilmiş gibi algıladığımız, sevilmiyor gibi hissettiğimiz, ilişkilerden kendimizi geri çektiğimiz ya da paraya, sahip olduklarımıza o değeri atfetmeyip çarçur ettiğimiz, sahip çıkmadığımız dinamikler içine girebiliriz.

Venüs Akrep’te geriliyor.

Dönüşümün, psikolojik ve ruhsal gücün, intim ilişkilerin ve ortak kaynakların temsilcisi Akrep’te gerileyen Venüs’le kendimize ilişkilerimizde neleri dönüştürmemiz, neleri geri dönmemek üzere bırakmamız, neleri çürümüş, eskimiş duygulardan (belki karanlık belki çirkin) arındırmamız gerektiğini sorabiliriz. Kendimizi ilişkisel krizlere (Akrep) çekilir durumlar içinde bulursak o zaman bu krizin derinine inip meselenin özüyle yüzleşmek olumlayıcı seçim olabilir. Venüs Akrep’te kendini zaten güvende hissetmez. İlişkiye kendini bırakması, gerçek yüzünü göstermesi için ancak karşısındakinin de o derinlere inmesini ve kendini çıplak bırakmasını bekler. Bir mıknatıs gibi kendine (o yeraltı gücüne) çekerek ilişkisini kontrol altına alabilir ve bırakmayabilir. Halbuki bırakmamanın ne pahasına olduğuna bakmak gerekir. Gerçekte ilişkiyi bu kadar kontrol etmek ya da bırakmamaya direnmek (artık bir anlamı, alışverişi, geçerliliği yoksa) kendimizle ilişkimizin dönüşümüne de direnmektir. Tutku, ihtiras diye adlandırdığımız değerler, sevme biçimleri, parayı elimizde tutma şekli ya da kendimizi değerli hissetme biçimimiz artık işgörmez statüsündeyse bunlara hala ölümüne yapışmanın anlamı nedir? Venüs Akrep’te gerilerken bunları derinlerimizde hissedip yüzleşmeye cesaret edebilir miyiz?

Venüs Terazi’ye geri dönüyor.

31 Ekim gecesi Venüs kendini güçlü hissedip parladığı Terazi’ye yeniden dönüyor. O zaman bu güç, tutku ve bırakmama meselesinden çıkıp yeniden eşit ilişki kurmaya, diyalogla ilişkilerimizi, sevgiyi ifade edişimizi tartmaya geçecek; derin hisler alanından düşünerek, konuşarak, paylaşarak, bizlik içindeki benlik dengesini bularak yaşamayı yeniden araştıracağız. Dengeyi bulmak için dengesiz salınımlarda kalabiliriz. O zaman kendimizle ilişkimizde de diğerleriyle ilişkilerde de kantarın topuzunun nerede durduğunu anlayabiliriz. 16 Kasım’da geri hareketi Terazi’de sonlanan Venüs, Eylül başında hayatımızda sevgi, ilişki, para ve değerlerle ilgili her neler dönüyorduysa bunların dengeli ve uzlaşmacı bir birliktelik içinde ifade edilmesi için artık kendini ifade edebiliyor olacak.

Venüs tekrar Akrep’e geçiyor.

2 Aralık’ta Venüs yeniden Akrep’e geçecek ve neleri gerçekten sevip sevmediğimizin, nelere değer verip vermediğimizin, hangi ilişkileri tutup tutmayacağımızın ayırdına varacağız. Bu döngü 18 Aralık’ta Venüs gerilemeye başladığı dereceye ulaşıncaya dek sürecek.

Ani kopuşlar

30-31 Ekim ve 1-2 Aralık tarihlerinde Uranüs Venüs’e tam açıyla karşıt yapacak. İlişkilerimizde ani kopuşlar, sürpriz ayrılıklar, aydınlatıcı sürprizler olabilir. Yeraltına süpürülen, gizli tutulan ilişkilerin, kaynakların (paranın), değerlerin yeryüzünde görünür olması söz konusu olabilir. Aynı şekilde sürpriz para giriş çıkışları yaşanabilir. Veya sıradışı ilişkiler, beklenmedik tanışıklıklara rastlanabilir. Ben-biz, benim-bizim karşıtlığı içinde uyanışlar yaşanabilir.

Tüm bu süreç içinde ilişki, sevgi ve değerlerle ilgili değişime direnmek yerine bu saydığımız temalardaki yenilenme ve arınmanın enerjisine sabitlenebilir miyiz? Bir sabitlikten diğerine geçerken esneyerek, insiyatifi alarak, gerektiğinde bırakarak…

– Ben bu insanı/ilişkiyi/nesneyi/kaynağı seviyor muyum?

– Ben bu insanı/ilişkiyi/parayı/kendimi değerli görüyor muyum?

– Ben bu saçı/eseri/estetiği güzel buluyor muyum?

Bu soruların cevaplarını Venüs’ün gerileme döneminde bulabiliriz.

Başka türlü bir ilişki, başka türlü bir değer anlayışı, başka türlü bir güzellik…belki önce dönüştürüp, sonra dengeleyip, nihayetinde yeniden doğurmak gerekenler işte tam da bunlardır.

Başka türlü bir şey

Benim istediğim

Ne ağaca benzer

Ne de buluta