Geçen sene en çok Oğlak olmayı öğrendiysek bu sene de Kova olmayı öğreniyoruz. Birlikte bir gelecek inşa etmek, bunu düşünmek, bu yola inanmak, bunun için geçmişten geleceğe taşınacakları eleyip ayıklamak.
22 Temmuz Perşembe akşamı Güneş henüz Aslan’a girmiş, kalbimizin merkezinden keyif, coşku, yaratıcılıkla hareket etmenin zamanına işaret etmişken daha son derece ham ve saf olan bu kalp enerjisini 24 Temmuz Cumartesi sabah 05.36’da gerçekleşecek Kova’daki Dolunay dışarıya, ait olduğumuz topluluklara, arkadaşlıklara, çevreye dair kullanmamız için uyandırıcı ve şoklayıcı bir bakış açısı sunuyor.
Kova olmayı öğrenmek demiştik. Grup olmayı, eşit olmayı, takım olmayı, topluluğu kendimizden önde tutmayı öğrenmek. Belki önce bunu farketmek. Sonra bir daha farketmek. Çünkü bu Kova Dolunayı peşpeşe gerçekleşecek ikisinden sadece ilki. Bir sonraki de 22 Ağustos’ta Kova’nın son derecesinde gerçekleşecek. Böyle vurgulu bir tamam mı devam mı zamanı olduğunda arketipin konularına tekrar tekrar bakmalı, damıtmalı, süzmeli.
Aslan bizi gururlandığımız, aşklandığımız, sahneleyeceğimiz ışığın merkezine çekerken Kova bizi bu merkezden hareketle bütünün yararını düşünerek eşitlendiğimiz, birlikte düşündüğümüz, yoldaşlık duygusuyla hareket ettiğimiz bir objektifliğe, takımdaşlığa çağırıyor. Şimdi kalbimizin merkezinde arayıp da bulacağımız o tutkuyu kendimiz dışındaki yakın ve uzak çevrelere taşımanın, silkelenip arıtmanın, bırakıp yapılandırmanın karın ağrıları belki de hissedip yaşadığımız.
Ay 1 derece Kova’daki dolun haline ulaşmadan evvel önce Plüto’yla, dolun halini aldıktan sonra da Satürn’le kavuşacak. Bu iki zorlayıcı ve büyük gezegenin arasında önce geçmişten getirdiğimiz bazı yapıların derinine inerek yüzleşmemiz, bırakmamız ya da belki arıtmamız gerekenler ardından bir farkındalığa varacağız. Bu farkındalıkla da yeni bir sorumluluk ve yapılanmaya adım atacağız. Ne olduğunu anlayabilmemiz için önce o kişisel derinliğimize inmemiz aslında hiç de beklemediğimiz bir aydınlanma, uyanış ve müthiş bir özgürleşme sağlayabilir. Hem ay sonunda Jüpiter de Kova’ya yeniden gerileyecek ve bütünün eşitlikçi bir inanç, ahlak, adalet ekseninde işleyebilmesi için görülmesi gerekenleri yeniden önümüze getirecek. Bütün belki toplumdur, belki çalıştığımız sektördür, belki ailemizdir, belki arkadaş grubumuzdur. Grubu temsil eden Kova’nın haritamızdaki yeri neresiyse o.
Sabianlar bu dolunay derecesi için ne demişler bakalım.
BEKLENMEDİK ŞİMŞEKLİ BİR FIRTINA
Bu sembol ‘Fırtınalar’a ve beklenmedik şekilde karşımıza çıkanlara göğüs gerebilme ihtiyacını anlatır. Aniden gelen ilhamları, içgörüleri veya durugörüleri veya ‘haaa’ dediğimiz aydınlanma anlarını ifade eder. Durduk yerde birden patlayıveren düşünce ve duygular olabilir. Bunlar oldukça parlak ya da dengesiz (veya her iki şekilde de) yaşanabilir. Kendinizi birden sınava tabii tutuluyormuş ya da beklenmedik bir şeyle karşılaşıyormuş gibi hissedebilirsiniz. Aslında sınava tabi olan içsel güç ve istikrardır ama bu tecrübelerden birçok şey öğrenilir. İlk başta bir şok etkisi yaratsa da sonucu oldukça özgürleştirici olabilir. Şimşekli fırtınalar yoğun bir enerji sıkışması sonrası havayı temizler. Doğa olaylarının gücüne hayranlık duyulup hayret edilebilir.
Hayatımızın hangi alanları şimşekli fırtınalarla çalkalanıyor, hangi alanları geçmişle gelecek arasında sıkışıyor, hangi topluluklar için sınav veriliyor? Belki sağnaklar, belki tufanlar ya da ani ve beklenmedik şimşek ve yıldırımlar sonrası hem merkezimiz hem topluluk aidiyetimiz gerçek anlamda görünür oluyor. Aynı bu akşam rüzgarlar bulutlar ardından açılıp temizlenen gök ve tostoparlak çıkan ay gibi. Şimdi o gün gibi görünüyor.

Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.