Uzun bir aradan sonra merhaba.

Geçen hafta yazken bu hafta sanki kış. Halbuki mevsim artık sonbahar, ikisinin tam ortası. O orta yolu bulmak, o dengeye oturmak bazen bir uçtan diğerine salınarak mümkün oluyor. Farklı ağırlıklarda iki kaseyi tutan bir terazinin bir aşağı bir yukarı gidip gelmesi gibi.

Mevsimsel teraziye bakarsak gece ve gündüzün eşitlendiği senenin ikinci sıfır noktası, yolun tam ortasındayız. Sonbahar kapısı. Bunun astrolojideki adı 23 Eylül 2022 Cuma sabah 04.03’te Güneş’in Terazi’ye geçişiyle konuyor ve artık sonbahar çanı resmen çalıyor. İlkbahardaki atılma, serpilme, büyüme hevesli ham dokular şimdi yerini yavaş yavaş daha olgun ve paylaşma, ortaklaşma, küçülme dokularına bırakıyor. Artık gündüzün ışığından eksildiğimiz, gecenin karanlığına doğru yürüdüğümüz zamana adım atıyoruz. Mevsim sonbahar ve Terazi dönemi kutlu olsun.

Terazi Dönemi

Gece ve gündüzün eşitlenmesi, iki zıt kutbun birbirine denk bir yerde durması gibi biz de Terazi döneminde her yıl ‘ben’ dediğimiz yerin karşısındaki ‘sen’e, yani birebir ilişkilerimize, ortaklıklarımıza, eşitlik ve adalet eksenli konulara, diplomasi çerçevesinde akılcı yollarla uzlaşma ve dengeyi bulma yollarına odaklanıyoruz. Mevsimler bize yaşam alanlarımızın dokusunu da taşıyor. Birbirimize dönüyoruz, sosyalleşiyoruz, belki ayrı geçen belki ateşlendiren yaz sonrası serinleyip sakinliyor, alıp verme dengesini kuruyoruz. Kendimizle diğeri arasındaki arabuluculuk.

Bu sene 20 Mart’ta ilkbahar ekinoksuyla başlayan yeni astroloji yılı haritası bize dönemin temalarına altı ayda bir bakacağımızın işaretini vermişti. Arzu edenler bu yazıma dönüp ilkbahar ve yaz aylarını değerlendirebilir. Şimdi 23 Eylül sonbahar ekinoksu haritasıyla ise bir sonraki 2023 ilkbahar ekinoksuna dek geçerli olan altı ayı konuşacağız.

Sonbahar Ekinoksu Haritası

23 Eylül ekinoks haritasında Güneş ve hala gerilemekte olan Merkür Terazi’nin sıfır derecesinde 2. evdeler. Aynı günün sabahı 09.47 civarı Merkür gerileyerek Güneş’in tam kalbine yerleşiyor. İşte bu yabana atılır bir etki değil. Adalet, eşitlik, diplomasi, uzlaşı ve ikili ilişkilerin ifade edilmesi, dengeyi gözeterek bunlar için ses getirilmesi, bu ses ve sözlere ışık tutulması için geriye dönük çalışan bir yapıdan bahsedebiliriz. Yetmez, bu ikiliye karşı duran Jüpiter hukuk, kanunlar ve inançların da bu anlamda devrede olduğunun işareti. Ve fakat eşitlikçi ve herkes için çalışan bir tonda mı yoksa ben diyen ve kendini gözeten bir yerde mi?

Terazi’nin yöneticisi Venüs Başak’ta bunları sağlamak için faydalı ve etkin bir değer sisteminin gerekliliğine işaret ediyor. Yani adalet ve eşitlik için, iyi ilişkiler ve ortaklıklar için sistemi mükemmelleştirmek, bunun için çalışıp çabalamak, işlemeyen yerleri gözetip işler kılmak elzem. Ve tabii kadınların rolünü de belirtmeli. Kadınların eşitlik ve adalet haykırışlarıyla, benliklerine inançları ve başkaldırıyla sokaklara döküldüğü haberlere şahit oluyoruz, buradaki denkliği görebiliriz. Öte yandan Venüs karşısındaki Neptün’ün bu etkin çabayı bulandıran, çözen, kimi zaman kurban edip kimi zaman kaosa götüren niteliğini gözardı edemeyiz. İyileştirmekle kabullenmek arasındaki iki ayrı kutbun dengesini tutturmak adına daha adil ve eşitlikçi bir düzen için elimizden geleni yapabilir, bu değer için çabalayabilir; kendimizi aşan, kontrolümüz dışındaki alanlardaysa daha manevi bir yerden teslim olarak duygusal birlik, şefkat ve empati geliştirebilir miyiz? Hepsinin çıkış noktasındaki Mars İkizler’de bize belki zihinsel savaşla, belki sözel mücadeleyle keskinleşen dilimizi ne uğruna kullandığımızı bol bol sorgulatabilir. Hele Ekim sonundan 2023 Ocak ayına kadar gerileme dönemine girince.

Ay ise Aslan’da ve harita yükseleniyle kavuşumda. Dönemin teması sevmek, sevilmek, takdir edilmek, eğlenmek, sahnelemek, görünmek ve görülmekle ilgili. Bunun kişisel anlamda duygusal bir ihtiyaç olduğunu, dünya astrolojisinde de halkın yönelimini vurguladığını söyleyebiliriz. Ve tabii sahne sanatları ve eğlence sektörünün gündemde olabileceğini de. Evet, geçen sene yoğun bir şekilde yaşadığımız ve Ekim başında da son kez keskinliğini hissedeceğimiz o meşhur geçmiş gelecek çatışmasının gerginliğini halen taşıyoruz. Satürn Uranüs karesi yine ve yeniden, belki son çıkış için devrede. Maddi kaynaklarımızın bugünkü geçerliliğiyle manevi krizlerimizin bizi çektiği yerler arasında ciddi hayat sınavları vermeye devam ediyoruz. Ay Düğümleri senenin son tutulmalarına giden Ekim ve Kasım döneminin maddi manevi kimlikli dinamiklerini hissettirmekte.

Tüm bunlara rağmen gülmeyi, eğlenmeyi, hayatta bize neşe coşku veren neler varsa onlarla buluşmayı, sevmeyi sevilmeyi arzulamamız, buna ihtiyaç duymamız çok normal değil mi? Hele tüm gezegenin üstünden geçmiş, bitmeyecek gibi gelen bir pandemi sonrası? Evet, o Ay’a, yani biz halka ve ihtiyaç dünyamıza Plüto’nun gerçekçi bir yapıdan, Oğlak’tan getirdiği huzursuz edici, ayarlama yapmaya diretici bir sorumluluk hatırlatıcılığı var. Sağlıklandırma yapmayı unutmamalı. Yapılacakların ve hedeflerin dönüştürülmesi kadar ihtiyaçların görülüp duyulması, duyurulması ve hayat kaynağı neşe, mutluluk ve coşkuyla buluşulması için ne gerekiyorsa onu yapmak. Belki de sağlıklandırmanın yolu bu.

Ay’ın Sabian Sembolü

O zaman 26 derece Aslan’daki Ay’ın Sabian sembolüne bakalım, bu döneme dair temalara bir katman daha koyalım.

TAN VAKTİ, DOĞU UFKUNDA ŞAFAK SÖKÜYOR

Bu sembol karanlığın dağıldığına ve ufukta yeni bir günün doğmakta olduğuna işaret eder. Yeni bir başlangıç fırsatı yakalayabileceğinizi hissedebilirsiniz. Belki yolda bazı fedakarlıklar yapılmıştır ve içinizde bir nevi boşluk hissi vardır, ve fakat yeniden gün doğacak ve ilerlemek mümkün olacaktır. Bu sembol karanlıkta, belki el yordamıyla bir şeyler yapmaya çalışma aşamasını bırakıp yeni bir döneme geçmeyi, yeni planlar ve taze çözümlerle yeni bir güne başlamayı gösterir. Yeni fikirler, yeni fırsatlar, yeni bakış açıları ve yeni çözümler açığa çıkmaktadır. Tan vakti kalkıp güneşin doğuşunu izlemek bile bu sembolü anlamak için harika bir meditasyon, bir içe bakış olabilir, yeni bir anlayış getirebilir.

The Sabian Symbols, Lynda Hill

Yeni Dönem, Yeniaya Doğru

Bu Sabian sembolü size ne ifade etti? Tam da ihtiyacımız olan yeniye umutla bakmayı, o tazelenip mutlu olma ihtiyacını, hakettiğimiz coşkuyu taşıdı mı? Bütün resim güllük gülistanlık olmayabilir. Şimdi ve gelecek, yapılması gerekenlerle beklenmedik sürprizler ekseninde bizi sıkı çalıştırıp henüz bırakmayabilir. 26 Eylül Pazartesi geceyarısı Terazi’de oluşacak yeniayla belki şimdi ve geleceğe sanki iki ayrı kişiymiş gibi bu ‘eşit ilişki’ gözüyle bakmak, şimdi ve geleceği ‘dengelemek’ için eğri oturup doğru konuşmak ve tabii içinden tüm rağmenlerle o yeni, yaratıcı, ışık, umut ve hayat kaynağı ‘güneşi doğurmak’ mümkün mü?

O güneş hepimizin, o kaynak hepimiz için. Şimdiyle geleceğin ortasındaki arabuluculuk için tan vakti kapıda.

Hoş geldin sonbahar.

*Bu yazım 23 Eylül 2022 tarihinde diken.com.tr’de yayınlanmıştır.